Yepyeni bir ayda daha merhabalar dostlar bu ayınız umarım güzel geçer ve ben bu ayın başlangıcı için yine sizlere güzel bir konu buldum .
Konumuz : Biz İnsanlar Birdenbire Yok Olsaydık Dünya nasıl bir yer olurdu.
İnsanoğlu yaşamında hep daha fazlasını isteyerek Dünya ' nın her yerine çok çabuk bir şekilde yayılmıştır tabi kii Dünya ' da hala keşfetmediğimiz yerler de vardır.
Kendi yaşantımızı her an daha iyiye taşıyabilmek için Dünya ' daki kaynakları fazla ve gereksiz bir biçimde kullanarak diğer canlıların habitat yani yaşam alanlarını işgal ederek çevremize zararlar veriyoruz .
TÜM BU YAPTIKLARIMIZIN SONUÇLARINI düşünmeye başlamışken sonuçları başımıza gelmeye bile başladı bu konuda biraz geç kalmış bulunmaktayız.
Peki ya çok geç kalsaydık ve vakit insanoğlu için Dünya ' da dolsaydı neler olurdu ?
İlk olarak enerji üretebilmek için Dünya ' nın çeşitli yerlerine kurduğumuz nükleer santraller elektrik enerjisinin eksikliği sebebiyle soğutma sistemleri çalışmaz ve bazı santrallerin sistemi devre dışı bırakma kodları çalışmayacağından dolayı reaktörlerde aşırı ısınmalar ve patlamalar oluşabilir.
Bunun neticesinde olası radyasyon sızıntısının etkisiyle binlerce kilometre karelik alanlarda canlılık tamamıyla yaşamını kaybedebilir ve buradaki yaşamın tamamıyla normale dönmesi çok uzun yıllar alabilirdi.
Dünya ' nın radyasyon sızıntılarından etkilenmeyen diğer bölgeleriyse insanoğlunun yokluğunu fırsat bilen bazı vahşi hayvanlar şehirlere inmeye başlıyorlar.
VE çoğu evcilleştirdiğimiz hayvanlar biz olmadan yaşamlarını sürdüremedikleri için çoğu evcil hayvan ölürdü diğer evcil hayvanlarsa tekrardan vahşi yönlerini keşfetmeye başlarlardı.
Sadece bizim işimize yaradıkları için sayıları diğer hayvanların sayılarına göre kıyasla çok daha fazla olan çiftlik hayvanları ise
açlıktan vahşileşen köpeklerin veya vahşi yaşamdan gelen diğer avcıların hedefleri haline gelirlerdi ve doğal olarak yem haline gelirlerdi.
İnsanoğlunun yokluğu hayvan nüfusunu pozitif bir şekilde etkilediği gibi bitki nüfusunu da pozitif bir şekilde etkilerdi.
Şehirlerde bitkilerin özgürce büyümesi neticesinde çoğu insanoğlunun yaptığı yapay yapılar hızlı bir şekilde tahrip olur ve 4-5 yıl içerisinde Güneş ışığı alan her yerde kök salmaya ve büyümeye başlayan bitkiler artık yapay yapıları tamamıyla tahrip etmiş olurdu.
Hızlıca geçen onlarca yıl da rutin bakımı yapılmadığı için Eyfel Kulesi veya otomobil gibi araçlar çelikten yapıldığı için paslanarak metal yığınlarına dönüşürlerdi.
İnsanoğlunun bilgi birikimini sağlayan kitaplar ansiklopediler vb şeyler ve bütün elektronik cihazlar çürüyerek ebediyen yok olurlardı.
Giza Piramidi veya Göbeklitepe gibi yapılarsa bir süre dayanıp devamındaysa yok olurlardı.
Daha sonraki yüzyıllardaysa fiziksel kimyasal ve doğal etkenlerle çoğu insanoğlunun yaptığı yapılar tamamıyla yok olurdu ve
ve geçecek birkaç yüzyıl sonundaysa Dünya ' da insanoğluna dair hiçbir iz kalmazdı buna plastik ve cam atıklar bile dahil
BU da bize gösteriyor ki
Dünya üzerinde iddia ettiğimiz egemenliğin ve hakların aslında ne kadar geçici ve asılsız olduğunu gösterir.
Konumuz : Biz İnsanlar Birdenbire Yok Olsaydık Dünya nasıl bir yer olurdu.
İnsanoğlu yaşamında hep daha fazlasını isteyerek Dünya ' nın her yerine çok çabuk bir şekilde yayılmıştır tabi kii Dünya ' da hala keşfetmediğimiz yerler de vardır.
Kendi yaşantımızı her an daha iyiye taşıyabilmek için Dünya ' daki kaynakları fazla ve gereksiz bir biçimde kullanarak diğer canlıların habitat yani yaşam alanlarını işgal ederek çevremize zararlar veriyoruz .
TÜM BU YAPTIKLARIMIZIN SONUÇLARINI düşünmeye başlamışken sonuçları başımıza gelmeye bile başladı bu konuda biraz geç kalmış bulunmaktayız.
Nükleer Santral |
İlk olarak enerji üretebilmek için Dünya ' nın çeşitli yerlerine kurduğumuz nükleer santraller elektrik enerjisinin eksikliği sebebiyle soğutma sistemleri çalışmaz ve bazı santrallerin sistemi devre dışı bırakma kodları çalışmayacağından dolayı reaktörlerde aşırı ısınmalar ve patlamalar oluşabilir.
Bunun neticesinde olası radyasyon sızıntısının etkisiyle binlerce kilometre karelik alanlarda canlılık tamamıyla yaşamını kaybedebilir ve buradaki yaşamın tamamıyla normale dönmesi çok uzun yıllar alabilirdi.
Dünya ' nın radyasyon sızıntılarından etkilenmeyen diğer bölgeleriyse insanoğlunun yokluğunu fırsat bilen bazı vahşi hayvanlar şehirlere inmeye başlıyorlar.
VE çoğu evcilleştirdiğimiz hayvanlar biz olmadan yaşamlarını sürdüremedikleri için çoğu evcil hayvan ölürdü diğer evcil hayvanlarsa tekrardan vahşi yönlerini keşfetmeye başlarlardı.
Sadece bizim işimize yaradıkları için sayıları diğer hayvanların sayılarına göre kıyasla çok daha fazla olan çiftlik hayvanları ise
Koyun sürüsü |
İnsanoğlunun yokluğu hayvan nüfusunu pozitif bir şekilde etkilediği gibi bitki nüfusunu da pozitif bir şekilde etkilerdi.
Şehirlerde bitkilerin özgürce büyümesi neticesinde çoğu insanoğlunun yaptığı yapay yapılar hızlı bir şekilde tahrip olur ve 4-5 yıl içerisinde Güneş ışığı alan her yerde kök salmaya ve büyümeye başlayan bitkiler artık yapay yapıları tamamıyla tahrip etmiş olurdu.
Eyfel Kulesi |
Hızlıca geçen onlarca yıl da rutin bakımı yapılmadığı için Eyfel Kulesi veya otomobil gibi araçlar çelikten yapıldığı için paslanarak metal yığınlarına dönüşürlerdi.
İnsanoğlunun bilgi birikimini sağlayan kitaplar ansiklopediler vb şeyler ve bütün elektronik cihazlar çürüyerek ebediyen yok olurlardı.
Giza Piramidi veya Göbeklitepe gibi yapılarsa bir süre dayanıp devamındaysa yok olurlardı.
Daha sonraki yüzyıllardaysa fiziksel kimyasal ve doğal etkenlerle çoğu insanoğlunun yaptığı yapılar tamamıyla yok olurdu ve
ve geçecek birkaç yüzyıl sonundaysa Dünya ' da insanoğluna dair hiçbir iz kalmazdı buna plastik ve cam atıklar bile dahil
BU da bize gösteriyor ki
Dünya üzerinde iddia ettiğimiz egemenliğin ve hakların aslında ne kadar geçici ve asılsız olduğunu gösterir.
Hocam adsense reklamlarini aldim sonunda girip bakar misin?
YanıtlaSilanneee korku filmi gibii :)
YanıtlaSilKorku filmi de yazarız bi ara :)
Sil